8 Eylül 2017 Cuma

RİGA

Kaunas’tan sabah 10 gibi yola çıktık ve yolumuzun üstündeki Hill of Crosses’a uğrayıp yola devam ederek Riga'ya geçtik. Hill of Crosses Kaunas Riga ortasında bulunan Siauliai’deydi, Siauliai Litvanya'nın Vilnius ve Kaunas'tan sonra 3.büyük şehriydi, Hill of Crosses içinde 2000’den fazla hacın bulunduğu ve hristiyanlar için önemli bir yerdi, oraya gitmeden Litvanyayı terk etmek olmazdı, Siauliai Kaunas’tan 2 saat süren uzaklıktaydı, Riga’da Siauliai’den 2 saatti yani gideceğimiz yer Kaunas'la Riga'nın tam ortasındaydı, Siaulia’ye uğrayıp Hill of Crosses’ı gördük, Litvanyaya gidecek olan arkadaşlara tavsiye bu muhteşem yeri kesinlikle ziyaret edin, Hill of Crosses’da yarım saat durduktan sonra Riga'ya gitmek için yola koyulduk, saat 3 gibi Riga'ya vardık ve hemen bavullarımızı otele bırakıp Riga'yı keşfetmek için dışarı çıktık. 



Riga’da gezeceğimiz yerlerin hepsi old town’daydı ve old town’a girip yaklaşık 3 saatte her yeri gezdik, Riga kalesi, İsveç kapısı, The Cat house, House of Blackheads, St Peters church ve Riga'nın bence görülmeye değer en önemli yeri olan Özgürlük anıtı, buraları gezdikten sonra old town’da kurulan kermeslerin önünde siyah ekmek içinde burger yedik, bu zamana kadar yediğim en iyi burgerlerden biriydi diyebilirim, inanılmaz lezzetliydi, black burger diyorlardı adına, keşke Türkiye'de de olsa dedim açıkçası çünkü gerçekten tadı mükemmeldi, old townu bitirip karnımızı doyurduktan sonra biraz da new townu gezelim dedik ve bizim boğaziçi köprüsünün bir benzeri olan riga köprüsü manzaralı baltık denizinin hemen yanındaki banklara oturup denizi izledik ve o güzel manzarada fotoğraf çekildik.

Riga'yı da gezip bitirdikten sonra bir şeyler yiyip içmek için Amerikan tarzında yapılmış bir mekan olan Moonshine’a gittik, Moonshine gerçekten çok güzel bir mekan, tamamen Amerikan tarzında ve içi çok güzel, orda oturup hem dinlendik hem de canlı müzik dinledik ve sonra gece cluba gitmek üzere otelimize gidip üstümüzü değiştirdik, önce Riga’nın en iyi gece clublarından Coyote fly’a gittik fakat bizden 410 euro talep ettiler giriş için, tabi ki o parayı duyunca girmedik mekana, ben İbiza- St Tropez-Mykonos’da bulunuş biri olarak hayatımda bir mekana girmek için 410 euro istediklerine şahit olmaımıştım sağolsun Letonya'da bunu da yaşattılar, coyote fly’dan şehrin diğer iyi clublarından biri olan club 69’a gittik, orda da girişe 80 euro istediler, evet 410 euroya göre daha uygun bir fiyattı ama açıkçası içerisine girip zaten içerek para harcayacğımız bir mekana giriş ücreti vermek bana pek mantıklı gelmediğinden oraya da girmek istemedim ve taksi çağırıp tekrar old town’a gittik.

Riga’da mekanlara girmek için ciddi bir parayı gözden çıkarmak gerektiğini de tecrübe ettikten sonra old town’a geldik, orası da gayet hareketliydi, bir mekanda gençlerin deli gibi oynadığını görünce gittik, bu seferde girişteki kimlik istedi, kimliklerimizi gösterdik ama o bu clubın bu gece sadece tıp öğrencilere ayrıldığını ve sadece tıp öğrencilerinin kimlik göstererek girdiğini söyledi, gittiğimiz 3.mekandan da açıkçası elimiz boş dönünde anladık ki bize rigada club nasip değilmiş, moralimiz bozularak otelimize geri döndük çünkü sabah erkenden Estonya’ya gitmek için yola çıkacaktık. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder