8 Nisan 2010 Perşembe

türk sineması ve oscarlar

türk sineması her sene yurtdışında aldığı ödüllerle giderek kalitesini arttırıyor ve dünya sinemasında ben de varım demeye hazırlanıyor fakat kaliteli,ödül alan yapımlar arttıkça maalesef kalitesiz sinema değeri taşımayan yapımlarda çoğalıyor ülkemizde bu da bence sinemamızın gelişmesini yavaşlatıyor. sinemamızın gelişmesini yavaşlatan bir diğer faktör ise kaliteli ödül alan yapımların gişe başarısızlığı oluyor gişede adeta çuvallayan bu yapımlara karşılık belaltı espriler yada çıplaklık kullanılarak yapılan yapımlar gişe rekorları kırıyor tabi bunda reklamın ve girdiği sinema sayısının da katkısı var ama yine de insana hiçbirşey katmayan ve izlendiğinde akılda bir şey bırakmayan bu filmlerin gerektiğinden fazla değer görmesi de türk insanının sinemayı gerçek anlamda kavrayamayışından kaynaklanıyor diye düşünüyorum.
türk sinemasında uluslararası ödül kazanan filmler her geçen sene artıyor en son avrupanın cannes dan sonra en prestijli fim festivali olan berlin film festivalinde altın ayı ödülünü semih kaplanoğlunun bal filmi kazandı 2004 senesinde de yine bir türk yönetmenin filmi altın ayıyı kazanmıştı ama film alman yapımıydı fatih akının gegen die wand duvara karşı filmi de her ne kadar alman yapımı olsada bu ödülü alması türk sineması adına başarıydı ama balın alması tamamen türkiyede çekilen ve herşeyiyle türk olan bir filmin alması tabiki daha büyük bir başarı türk sineması adına.
sinemamız adına beni umutlandıran yönetmenlerin başında gelen nuri bilge ceylan geçen sene cannes film festivalinde 3 maymun filmiyle en iyi yönetmen ödülünü kazanmıştı ayrıca yönetmenin en önemli filmi sayılan uzak da başta cannes olmak üzere çoğu festivalden önemli ödüllerle dönmüştür. nuri bilge ceylan gibi sinemamızın gelişmesine katkı sağlayan diğer yönetmenler ise zeki demirkubuz ve reha erdem dir bu iki ustanın filmleri de avrupadan eli boş dönmeyen yapımlar olarak göğsümüzü kabartmışlardır.
evet gerek cannes gerek berlin gerek de diğer önemli festivallerde bir sürü önemli ödül kaazanmış olsak da maalesef oscar da türkiye elle tutulur bir başarı kazanamamıştır bu zamana kadar dünyanın en prestijli sinema ödülleri olan akademi ödüllerinde en iyi yabancı oscarında ülkemiz maalesef şuana kadar bırakın ödül almayı aday bile olamamıştır ilk 5 e.
oscara en çok yaklaşan ise nuri bilge ceylanın 3 maymun u olmuştur 50 film arasından ilk 9 a kalmış ama ilk 5 e seçilememiştir 2009 senesinde.
türk sineması her ne kadar önemli bir gelişme içerisinde olsa da az sonra vereceğim oscar istatistiklerinden de anlaşılacağı gibi dünya sinemasında çok geri plandadır türk sineması.
1956 senesinden beri verilen en iyi yabancı oscarını kazanan ülkelere baktığımız zaman cezayir,fil dişi sahilleri,macaristan,bosna hersek,tayvan,kanada, güney afrika gibi sineması o kadar iyi olmayan ülkeler bile bu ödülü kazanmışlar ayrıca peru,filistin,kazakistan,nepal,gürcistan,izlanda uruguay,küba,porto riko bile aday olmuşlar yunanistan tam 4 kere aday olmuş bu verilere baktığımızda bırakın kazanmayı bir kere bile aday olamayışımız sinemamızın ne durumda olduğunu daha net gösteriyor sanırım.
yabancı oscarlarına en çok yaklaştığımız sene ise 1990 senesiydi isviçre yapımı olmasına rağmen oyuncularının %90 ı türk olan bir film o sene en iyi yabancı oscarını kazanmıştı a journey of hope ve bu az da olsa gururlanmamızı sağlamıştı ama aynı altın ayıda olduğu gibi tamamen türk yapımı olan ve türkiyede çekilen bir film oscarı almadıkça sinemamız bir şekilde eksik kalacaktır diye düşünüyorum umarım en kısa zamanda bu eksikliğni de gidererek dünya sinemasında önemli bir konuma gelir türk sineması çünkü bu topraklarda işlenecek çok hikaye var yeterki destek verilsin sahp çıkılsın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder